Yukarıda gördüğünüz fotoğraf, 1957 yılında, açık hava okullarının oldukça popüler olduğu bir dönemde Hollanda’da çekilmiş. Ancak bugün maalesef Batı dünyasındaki geleneksel okulların çoğu, dört duvarın dışındaki öğrenmenin faydalarına nerdeyse hiç değer vermiyor.

Bulduğum tüm bu fotoğraflar, eğitimcilere ve öğretmenlere bir çağrıdır: Lütfen gidin şu camları açın, birlikte kuşları dinleyin ve baharı sınıfa davet edin…

Gerçek bir yaz okulu…

20. yüzyılın başlarında açık hava okulları Kuzey Avrupa’da oldukça yaygınlaşmaya başladı. Bu okullar aslında İkinci Dünya Savaşına yaklaşan dönemde ortaya çıkan tüberküloz hastalığının artışını önlemek ve onunla mücadele etmek için tasarlanmıştı. Okullar, temiz havaya, iyi havalandırmaya ve açık havaya maruz kalmanın her şeyden önemli olduğu konseptine göre inşa edildi.

Bu fikir kısa zamanda popülerleşti. Sağlıklı çocuklara da ulaşan açık hava okulu hareketi, bütün öğrencilerin mümkün olduğu kadar fazla dışarıda kalmalarını teşvik ediyordu. Aslında her şey, 1904 yılında Charlottenburg, Almanya’da kurulan Waldeschule’nin (Orman Okulu) yaratılmasıyla başladı. Bu okul, öğrencilerinin güneşe maksimum maruz kalacakları şekilde tasarlanmıştı. Dersler, etrafı çevreleyen ormanda veriliyordu. Bunun, şehir gençlerinin bağımsızlık duygusu ve özgüven kazanmasına yardım edeceğine inanılıyordu.

Orman okullarından ilham alan diğer Avrupa ülkelerinde de açık hava eğitimi yayılmaya başladı. 1937 yılına gelindiğinde İngiltere’de toplam 96 açık hava okulu hizmet veriyordu. Amerika da bu okulları hayata geçirmeye istekliydi ve ilk açık hava okulunu 1908 yılında açtı.

Uffculme Açık Hava Okulu, Birmingham, İngiltere, sınıf

Suresnes Açık Hava Okulu, Paris

Bu şekilde bir eğitimin etkinliğinden o kadar eminlerdi ki, hareket giderek büyüdü ve 1922 yıılında ilk Uluslararası Kongresini Paris’te düzenledi.

Openluchtschool (Açık Hava Okulu), Amsterdam, 1930

Açık hava okullarında eğitim 1970’lere kadar popülerliğini korudu. Antibiyotiklerin hayatımıza girmesi ve evdeki sosyal şartların gelişmesiyle, İkinci Dünya Savaşından sonra açık hava okullarına giderek daha az ihtiyaç duyulmaya başlandı ve bu okullar yavaş yavaş yok oldu.

Açık hava okullarının geri gelmesini çok isterdim. Gelecek nesilleri öğrenme konusunda heyecanlandırmak için duvarları az sınıflardan daha iyi bir yol olabilir mi?

Bırakalım çocukların hayal güçleri nefes alsın, daha ileri gitsin ve gelecek için daha büyük fikirler geliştirsinler…

Kaynak: http://www.messynessychic.com/2016/03/15/classrooms-without-walls-a-forgotten-age-of-open-air-schools/