Sanırım ortaokuldaydım. Öğretmenlerimizden biri dersin girişinde, çay kaşığının kaç tane pirinç alabileceğini sordu. İki, üç, beş, on… Sınıftan farklı yanıtlar geliyordu, ben de on diyenlerdendim. Tahmin edin bakalım bir çay kaşığı üstünde sizce kaç pirinç olabilir? Öğretmen soruyu yanıtlamadı sadece gülümsedi. Akşam eve gider gitmez, pilav yemez, pirinçle işi olmaz biri olarak hemen bir çay kaşığı alıp pirinç kavanozuna daldırdım. Tahmin beceriksizliğimi o an anladım, çok fena yanılmıştım.
Öğretmenlik yıllarımda katıldığım bir eğitimde bir sanat öğretmeni arkadaşım Toprak Mahsulleri Ofisine ait tahıl ambarlarının neden dikdörtgen prizma değil de silindir şeklinde olduğunu sormuştu. Gerçekten de birçok şehirde gördüğüm bu tahıl depolarının şeklini hiç düşünmemiştim. Aldığımız eğitimde kendi oluşturduğumuz dikdörtgen prizma ile silindir içine pirinç koyduğumuzda sebep kendiliğinden ortaya çıkmıştı, silindir daha fazla ürün alıyordu.
Tahminde bulunma becerisi yaşamda çok önemliyken nedense okul yaşamı içinde kendine yeterince yer bulmuyor. Test yaşamına alışkın çocukluğumuz, belki de doğru sonuç dışındaki yanıtları otomatik reddediyor. Bulunduğumuz noktadan bir başka noktaya kadar olan uzaklığı söylemek, ölçmeye alışkın olmayan bizler için zorlayıcı olabiliyor. Yaklaşık sonuçlarla da pek işimiz olmuyor oysa yaşam yaklaşık sonuçları önemli görüyor.
Sınıfta öğrencilerle bir şeyleri tahmin etmeye çalışmak, yorumlama, yordama gibi becerileri geliştirirken bunun yanı sıra eğlenceli bir etkinlik olarak sınıf rutinine çevrilebilir.
Uluslararası bir okulda çalışırken bir öğretmenin pazartesi paylaşım zamanı ritüellerinden biriydi tahmin kavanozu. Bir büyük kavanozun içinde cevizler vardı, öğrenciler sırayla bu kavanozun içinde kaç tane ceviz olabileceğini bir kağıda not alıyorlardı. Cuma günü kapanış paylaşımındaysa kavanozdakiler ortaya dökülüyor ve içinde kaç tane ceviz olduğu öğrenciler tarafından sayılarak sınıfta kimlerin sonuca en yakın tahmini yaptığına bakılıyordu. Her hafta kavanozdaki ürün değişiyor ama ritüel aynen devam ediyordu.
Bu etkinlik sınıfta düzenli olarak yürütüldüğünde, öğrencilerin tahminlerinin de gerçek sonuca yakınlaştığı görülecektir.
Sadece kavanozla sınırlamadan masanın boyu, koridorun uzunluğu, sınıftaki tavan yüksekliği, bir stadyumdaki izleyici sayısı, bir kamyondaki kasa sayısı vb. konular da tahmin etkinliğinizin malzemesi olabilir.
Yaklaşık sonucu bulmaya çalışmak teknik geliştirmeye de yardımcı olacaktır. Sorulacak her tahmin sorusu için öğrenciler bir referans noktası belirlemek zorunda kalacak ve bu referans noktalarından yola çıkarak yordama yapacaklardır. Tahmin becerisine dair soruların artması öğrencilerin de farklı yöntemler geliştirmelerinin önünü açacaktır.
Müjdat Ataman
Okul Müdürü
www.mujdatataman.com
[email protected]